Bahar alerjisi hakkında bilmeniz gerekenler: Sizin için derledik

İlkbaharın gelmesiyle beraber doğa adeta renk cümbüşüne bürünürken, güzel manzara bazıları için alerji mevsiminin başlangıcı anlamına geliyor. Güneşin sıcak yüzünü göstermesi, çiçeklerin açması ve havaların ısınması pek çok kişiyi mutlu etse de, burun akıntısı, gözlerde kaşıntı, halsizlik ve bitmek bilmeyen hapşırık krizleri gibi belirtiler bahar alerjisiyle baş edenler için ciddi bir sorun oluşturuyor. Soğuk algınlığına benzer belirtiler gösteren bahar alerjisi nedir? Bahar alerjisinin belirtileri nelerdir? Bahar alerjisinden korunmak için neler yapılmalıdır? Bahar alerjisini soğuk algınlığından ayıran belirtiler nelerdir? İşte, tüm merak edilen soruların cevabı haberin detaylarında…

BAHAR ALERJİSİNİN NEDENİ “POLEN”

Bahar aylarında artan alerji şikayetlerinin en büyük nedeni polenlerdir. Bitkiler üremek için polen üretir; rüzgârla yayılan bu polenler bazı kişilerde hapşırık, burun akıntısı ve göz kaşıntısı gibi alerjik reaksiyonlara yol açar. Uzmanlara göre, iklim değişikliği sebebiyle polen mevsimi artık daha erken başlıyor ve daha uzun sürüyor. Bu durum da vücudun polenlere daha fazla maruz kalmasına ve zamanla hassaslaşmasına sebep olabiliyor. Üst solunum yolu enfeksiyonları, taşınma, hamilelik, menopoz gibi hormonal değişimler de alerji riskini artıran diğer faktörler arasında yer alıyor. Polen yayımı bitki türüne göre değişiyor. Ağaçlar genellikle erken ilkbaharda, çimler ise ilkbaharın sonuna doğru yoğun polen üretimi yapıyor.

BELİRTİLERİ HAPŞIRMAKLA SINIRLI KALMIYOR

Bahar alerjisi herkeste farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Fakat bazı belirtiler oldukça yaygındır. Bahar alerjisinin en bilinen semptomlar arasında, ardı ardına gelen hapşırmalar ve burun akıntısı bulunur. Gözlerde oluşan kızarıklık, kaşıntı ve sulanma da alerjik reaksiyonların sıkça karşılaşılan işaretlerindendir. Burun tıkanıklığı, boğazda gıcık hissiyle beraber gelişen kuru öksürük ve kişinin rahat nefes almasını zorlaştırarak ağızdan soluma ihtiyacını artırabilir. Ayrıca, halsizlik, baş ağrısı ve genel yorgunluk hali gibi daha az belirgin ama rahatsız edici etkiler de görülebilir. Bazı bireylerde ise çiğ meyve ya da sebze tüketimi sonrasında ağız içinde kaşıntı hissi oluşabilir. Bu durum genellikle polenlerle benzer protein yapısına sahip gıdaların tetiklediği çapraz reaksiyonlardan kaynaklanır.

SOĞUK ALGINLIĞI BENZER BELİRTİLER GÖSTEREBİLİR

Çoğu zaman alerji ve soğuk algınlığı benzer belirtiler gösterebilir. Ancak bazı farklılıklarla kolayca ayırt edilebilir. Alerjilerde genellikle ateş görülmez; vücut kırgınlığı ya da kas ağrısı da soğuk algınlığına kıyasla daha nadirdir. Soğuk algınlığı genellikle 7 ila 10 gün içinde kendiliğinden geçerken, alerjik semptomlar haftalarca, hatta mevsim boyunca sürebilir. Özellikle sabah saatlerinde, bahar aylarında ya da rüzgârlı havalarda şikâyetler artıyorsa, bu büyük olasılıkla alerjiden kaynaklanıyordur. Bu belirtiler kişiyi rahatsız ediyorsa, yaşam kalitenizi olumsuz etkiliyorsa veya uzun süre geçmiyorsa, bir sağlık uzmanına danışmanız yerinde olacaktır.

ALERJİDEN KORUNMAK İÇİN BUNLARA DİKKAT

Alerjiden korunmanın pek çok yöntemi bulunuyor. Bu yöntemlerin başında alerjisi olan kişilerin hava durumunu ve polen seviyelerini düzenli olarak takip etmesi büyük önem taşıyor. Polen yoğunluğunun yüksek olduğu rüzgârlı ve kuru günlerde kişilerin dışarı çıkmaktan kaçınılması gerekiyor. Ayrıca, pencereleri kapalı tutarak ve klima filtrelerini alerji dostu seçeneklerle değiştirerek ev içindeki havayı daha temiz tutabilirsiniz. Kişinin dışarıdan geldikten sonra üzerinizdeki kıyafetleri değiştirmesi ve mümkünse duş alması, üzerinize yapışmış olabilecek polenleri uzaklaştırması için önemlidir. Dışarı çıkarken şapka ve güneş gözlüğü takmak ise saça ve göze polen temasını azaltabilir. Ev temizliğine özen göstermek, alerjiden korunmada temel adımlardan biridir. Eve girerken ayakkabıları çıkarmalı, yatak çarşafları haftada bir yıkamalı ve HEPA filtreli süpürgelerle düzenli temizlik yapmalısınız. Hem evde hem de arabada camları kapalı tutmak ve klima filtrelerini düzenli olarak değiştirmek, yaşam alanlarınızdaki alerjenleri azaltmanıza yardımcı olacaktır.