Hamamönü karıştı: Neyhane Kültür Evi boşaltıldı

Hamamönü karıştı: Neyhane Kültür Evi boşaltıldı
Neyhane Kültür ve Sanat Evi Altındağ Belediyesi tarafından boşaltıldı. Ulus’a konuşan Kurucu Neyzen Ömer Faruk Keskin, hukuksuz işlem ve mobbing iddiasında bulunurken belediye yetkilileri işletmenin usulsüz şekilde kafeye dönüştürüldüğünü belirtti.

Altındağ’da Ney'in o berrak sesinin süzüldüğü Neyhane Kültür ve Sanat Evi, hukuksuz yıkım iddialarıyla gündeme gelmişti. Neyhane Kültür ve Sanat Evi’nin geçtiğimiz gün Altındağ Belediyesi tarafından boşaltılması yeni bir tartışmayı beraberinde getirdi. Ulus’a konuşan Kurucu Neyzen Ömer Faruk Keskin, mahkemenin daha önce iki kez verdiği yürütmeyi durdurma kararına rağmen mekânın sabah saatlerinde kapı kırılarak boşaltıldığını ve eşyalarının çıkarıldığını söyledi. Yaklaşık bir yıldır devam eden sürecin belediyenin kendilerini “anlaşılmayan bir sebeple” çıkarmak istemesiyle başladığını kaydeden Keskin, bu süreçte kendilerine sistematik mobbing uygulandığını iddia etti. Altındağ Belediyesi yetkilileri ise iddiaları reddederek işletmenin mekânı usulsüz biçimde kafeye dönüştürdüğünü, hiçbir bedel ödemeden ticari kazanç elde ettiğini ve bu nedenle mahkemenin boşaltma kararı verdiğini savundu. Tarafların karşılıklı iddiaları sürerken hukuki süreç devam ediyor.

“ANLAYAMADIĞIMIZ BİR SEBEPLE BİZİ ÇIKARMAK İSTEDİLER”

Neyhane Kültür ve Sanat Evi Kurucusu Neyzen Ömer Faruk Keskin, yaklaşık bir yıldır devam eden tartışmalı sürecin nasıl başladığını anlattı. Olayın ilk olarak belediyenin kendilerini mekândan çıkarmak istemesiyle başladığını söyleyen Keskin, “Anlayamadığımız bir sebeple belediye başkanımız bizi buradan çıkarmak istedi” dedi. Keskin, belediye tarafından kendilerine yapılan ilk açıklamada mekânın Hacettepe Üniversitesi’ne devredileceğinin söylendiğini ifade eden Keskin, daha sonra bu bilginin değiştiğini dile getirerek, “Sonradan onun eski bir sözleşme olduğunu, aslında Hacettepe’yle tekrar yeni bir protokol yapıldığını ve buranın Hacettepe Üniversitesi'nden belediyeye devredilerek belediyenin buradaki iş ve işlemlerinin devamına dönük karar verildiğini öğrendik” diye ekledi. Keskin, iki kurum arasındaki bu protokol karmaşasının ardından Hacettepe Üniversitesi’nin de kendilerini yeniden belediyeye yönlendirdiğini belirtti.

‘SİSTEMATİK MOBBİNG UYGULANDI’ İDDİASI

Yaşanan olayın ardından Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki ile burada kalmak istediklerini söylediklerini kaydeden Keskin, daha sonra hiçbir şekilde Tiryaki’nin hem kendisiyle görüşmediğini hem ulaşamadıklarını iddia etti. Keskin, Tiryaki’nin kendilerine mekândan çıkarılmaları yönünde keskin ve kararlı bir tavır sergilediğini de dile getirdi. Hukuki sürece başvurmalarının ardından belediye yönetiminin sert bir tavır aldığını öne süren Keskin, “Sonra bir gün zabıtalar bizi çıkarmaya geldiğinde biz de yürütmenin durdurulması kararına başvurduk. Biz yürütmeyi durdurmanın kararını alınca Veysel Bey burada sistematik bir mobbing'e başladı. Bize cezalar yazılmaya başladı, zabıtalar geldi. Biliyorsunuz iskeleler çakıldı etrafa. Sonra bizim girişin önünü taşlarla doldurdular. Çatıdaki kiremitleri kaldırdılar. Böyle sistematik bir mobbing” şeklinde konuştu.

“BURAYI SABAH KAPIYI KIRARAK BOŞALTMIŞLAR”

Sosyal medyada da yankı uyandıran tahliye kararının ardından normal seyreden yargı sürecinin “nasıl olduysa” değiştiğini ve yürütmeyi durdurma kararının iptal edildiğini belirten Keskin, “Yargı süreci devam ediyor ama şu anda böyle bir karar verildi” dedi. Sabahın erken saatlerinde mekânın boşaltılmaya başlandığını kaydeden Keskin, “Sabah biz olmadan kapının buraya kırılıp girildiğini, her tarafın talan edildiğini fark ettik. Bunu biz sanatçılar olarak da kabul etmiyoruz, insanlar olarak da kabul etmiyoruz. İlgilileri hem kamuoyuna takdirine bırakıyoruz. Olup biten süreci hem de söyleyecek sözümüz yok” diyerek yaşananları aktardı.

“HÜZÜNLÜYÜM, BU SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIM”

Neyhane içeresinde sadece çay ve kahve ikramı olduğunu, asıl amacın kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmak olduğunu belirten Keskin, “Ben hem kendim adıma hem insanlık adına hem sanatçılar adına hem de sanatseverler adına çok üzgünüm. Çok büyük hüzünlüyüm, üzüntülüyüm. Burası bir meyhane değil, neyhaneydi. Ney seslerinin yükseldiği, insanların manevi bir ortamda buluştuğu bir gönül mekanıydı. Bütün bunları göz edip burayı mahvettiler. Yıkıp döktüler, talan ettiler buraları” diye konuştu. Son olarak duygularını paylaşan Keskin, “Bu olabildiğince can yakıcı sürecin takipçisi olacağımızı, bu işin hukuk nezdinde, toplumsal anlamda takip edeceğimizi söylemek isterim” diyerek cümlelerini noktaladı.

BELEDİYEDEN ‘USULSÜZ KULLANIM’ İDDİASI

Öte yandan okların çevrildiği Altındağ Belediyesi’ndeki yetkililerin Ulus’a aktardığı özel bilgilere göre, dışarıdan bakıldığında “Kültür ve Sanat Evi” olarak faaliyet gösterdiklerini öne süren işletmenin, aslında mekânı hiçbir bedel ödemeksizin kafeye dönüştürdüğü ve buradan maddi çıkar elde ettiği iddia edildi. Bu sebeple de, olayın kültür ve sanattan uzak olduğu gerekçesiyle mahkemenin boşaltma kararı verdiği belirtildi. İşletmecilerin televizyon ve sosyal medya üzerinden tam tersini savunduğunu dile getiren yetkililer, “‘Biz burada İslami değerlere ve tasavvufi müziğe önem veriyoruz. Bunu gelecek nesillere aktarmak için eğitimler, dersler düzenliyoruz’ diyerek kendilerini savunuyorlar” ifadelerine yer verdi. Yetkililer, mekânın kültür ve sanat evi görünümü altında ticari bir gelir kapısına dönüştürüldüğünü, üstelik bunun hiçbir ödeme yapılmadan gerçekleştirildiğini iddia etti. İddialara göre, işletmeciler buradan ciddi miktarda kazanç elde ederken, yeri de kendi mülkleri gibi kullandığı söylendi.

Kaynak:haberilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.