Çiftçi varlığı azaldı; gençler çiftçiliğe özendirilmeli

Uluslararası Tarım ve Gıda Konfederasyonu ( TARIMKON ) Genel Başkanı Hakan Yüksel, Dünya Çiftçiler Günü’nde Türk tarımının mihenk taşı çiftçilerin önemini vurguladı.

Hem Türkiye’de hem dünyada çiftçi varlığının azaldığını söyleyen Başkan Hakan Yüksel, bundan kaynaklı ortaya çıkabilecek sorunlara işaret ederek, “Türkiye ekonomisinin değeri yüzde 80 oranında tamamen tarımsal üretime bağlı. Çiftçilerimiz tarımsal üretimin garantisi. İlerleyen dönemde çok ciddi bir şekilde hem ülkemizde hem de dünyada gıda arzı güvenliğiyle karşı karşıyayız. Bu bir ülke için milli güvenlik meselesidir. Mutlaka çiftçi varlığımızı artırmalıyız. Gençlerimizi çiftçiliğe özendirmeliyiz. Tarımsal girdileri azaltmalıyız ki çiftçilerimiz üretebilsinler, kırsalda kalabilsinler. Yoksa gelecek çok karanlık” dedi.

YENİ ÇİFTÇİ YETİŞMİYOR

TARIMKON Genel Başkanı Hakan Yüksel, çiftçi varlığının azalmasında insanların şehirlere yaptığı göçün etken olduğunu belirterek, “Hem Türkiye’de hem de dünyada da çiftçi varlığımız her geçen gün azalıyor. Maalesef çiftçilerimiz yaş aralığı 55-70 arasında. Bu nesilden sonra gelen nesil kırsalda yaşamak istemiyor. Yani bu dünyadan öbür dünyaya göç eden çiftçilerin yerine yeni çiftçiler gelmiyor. Bu nedenle ilerleyen dönemde çok ciddi bir şekilde hem ülkemizde hem de dünyada gıda arzı güvenliğiyle karşı karşıyayız. Bundan dolayı çiftçiler sadece bugün değil aslında her gün anılmalı” dedi.

TARIMSAL ÜRETİMDEN VAZGEÇİLEMEZ

Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın gıda arzı güvenliğinin önemini ortaya koyduğunu dile getiren TARIMKON Başkanı Hakan Yüksel, “Bugün Ukrayna’da yaşanan bir Ayçiçek ya da buğday krizi bütün dünyayı etkiliyor. Ya da başka bir bölgedeki kum fırtınası başka bir yerdeki gıda arzını tehdit edebiliyor. Bugün bütün dünya artık tek başına bir köy. ‘Kara lastikli tarlada çalışmazsa, kravatlı şehirde yaşayamaz!’ sözü var. Bu noktada, çiftçilerimiz tarımsal üretimin garantisi. Bu bir ülke için milli güvenlik meselesidir. Hatta dünya genelinde bir milli güvenlik meselesi haline geldi. Bu yüzden bütün dünyadaki devletler çiftçi varlığını garanti edebileceği yatırımlar yapmalı. Bir ülke ne kadar gelişmiş olursa olsun asla tarımsal faaliyetlerden vazgeçemez. Türkiye ekonomisinin de değeri yüzde 80 oranında tarımsal üretime bağlı. Bunun kıymeti bilinmeli. Mutlaka çiftçi varlığımızı artırmalı, gençlerimizi çiftçiliğe özendirmeliyiz. Tarımsal girdileri azaltmalıyız ki çiftçilerimiz üretebilsinler kırsalda kalabilsinler. Yoksa gelecek çok karanlık” diye konuştu.

ÇİFTÇİNİN VAKTİ YOK

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen Genç Çiftçi Projesi hakkında görüşlerini paylaşan Hakan Yüksel, “Bugün Türkiye’de 0 rakımdan 2 bin 500 rakıma kadar bayırımız, dağımız ve çayırımızda, dört mevsim tarımsal üretim yapılıyor. Sadece bugün Konya’da aynı anda 3 mevsim yaşanıyor bu yüzden bunu planlamak çok kolay değil. Bunlar çok uzun sürecek işler ama bizim çiftçimizin bu kadar uzun bekleyebilecek vakti yok. Bunun için hızlı atılımlar yapılmalı ve sonuçlar daha hızlı alınmalı. Gençlerimize tarımdan para kazanabileceği yöntemleri, katma değerli ürünleri üreteceği pazar garantili yöntemleri bularak anlatılmalı ve onları buna yönlendirmeliyiz. Eğitimden başlayarak gençlerimiz çiftçiliğe özendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.