Kamu Sen: Memur her geçen gün daha da yoksullaşıyor

Kamu Sen: Memur her geçen gün daha da yoksullaşıyor
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, alın terinin karşılığını alamayan memurların her geçen gün daha da yoksullaştığını vurgulayarak “Artık hedeflerle değil, gerçeklerle hareket etmenin zamanı gelmiştir” dedi.

Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, TÜİK’in açıkladığı Eylül ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.

Hedeflenen enflasyona endekslenen maaş artışlarının zam olmaktan çıkıp, adeta ön ödemeli enflasyon düzeltmesine dönüştüğünü belirten Kahveci, alın terinin karşılığını alamayan memurların her geçen gün daha da yoksullaştığını vurgulayarak “Artık hedeflerle değil, gerçeklerle hareket etmenin zamanı gelmiştir” dedi.

TALEPLERİNİ SIRALADI

MHP’ye yakınlığı ile bilinen Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, bu noktası Hükümet’ten beklentilerini şöyle sıraladı: “Refah payı talebimiz hayati bir zorunluluktur. Enflasyon farkı, ortaya çıktığı andan itibaren maaşlara yansıtılmalıdır. Seyyanen zamla destek sağlanarak kamuda farklı statüler arasında oluşan dengesizlik giderilmelidir.”

onder-kahveci.jpg

Önder Kahveci yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:

"TÜİK’in eylül ayına ilişkin açıkladığı enflasyon verilerine göre, geçtiğimiz ay mal ve hizmet fiyatları ortalama %3,23 oranında arttı. Yıllık enflasyon %33,29 olarak gerçekleşti. Yılın yalnızca temmuz, ağustos ve eylül aylarındaki enflasyon %7,5’e ulaşırken, temmuz ayında memur ve emeklilere verilen %5’lik maaş artışı daha ilk aylardan eriyip yok oldu. Resmî rakamlara göre dahi, kamu çalışanlarının alım gücü üç ay içinde 2,5 puan geriledi.

Artık alışılagelmiş bir tabloyla karşı karşıyayız: Enflasyon hedefleri tutmuyor, maaşlar eriyor. Çarşıdan pazara, mutfaktan cebe yansıyan zamlar, memur ve emeklilerin bütçesini her geçen gün daha fazla zorluyor. Hedeflenen enflasyona endekslenen maaş artışları, bir zam olmaktan çıkmış, adeta ön ödemeli enflasyon düzeltmesine dönüşmüştür.

Bu durum, toplu sözleşme masasında dile getirdiğimiz taleplerimizin ne kadar haklı ve yerinde olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Çalışanların ücretleri yalnızca maliyet hesabıyla ele alınamaz; bu yaklaşımın sosyal bir yönü yoktur. Artık hedeflerle değil, gerçeklerle hareket etmenin zamanı gelmiştir.

Bu nedenle;

  • Refah payı talebimiz hayati bir zorunluluktur.
  • Enflasyon farkı, ortaya çıktığı andan itibaren maaşlara yansıtılmalıdır.
  • Seyyanen zamla destek sağlanarak kamuda farklı statüler arasında oluşan dengesizlik giderilmelidir.

Ücret dengesizliği ve hızla eriyen maaşlarla bu yolun yürünemeyeceği açıktır. Önümüzdeki süreçte başlayacak Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu çalışmalarında, mutlaka memur ve emeklilere yönelik düzenlemelere yer verilmelidir. Türkiye Kamu-Sen olarak aylardır dile getirdiğimiz gibi, memurlarımıza öngörülen hayat pahalılığı ve gerçek enflasyon dikkate alınarak, alım gücünü yükseltecek gerçek maaş artışından başka çözüm yolu yoktur.

Unutulmamalıdır ki; %5’lik artışla ayakta kalmaya çalışan kamu çalışanları kira, mutfak, eğitim ve sağlık giderlerini karşılayamaz duruma gelmiştir. İş yükünün arttığı, kiraların ve sosyal maliyetlerin katlandığı bu dönemde, alın terinin karşılığını alamayan memurlar her geçen gün daha da yoksullaşmaktadır.

Ülkenin dört bir yanında fedakârca görev yapan kamu çalışanları ücret adaletsizliğine ve yoksulluğa mahkûm edilmemelidir. Memur ve emeklilerin daha fazla mağdur olmaması için adil bir düzenleme yapılmalıdır.

Türkiye Kamu-Sen, her platformda kamu çalışanlarının hakkını sonuna kadar savunmaya kararlıdır."

Kaynak:www.haberilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.